Yaşadığı depremlere, savaşlara, salgın hastalıklara ve yangınlara rağmen hala sağlıklı bir yaşam sürdüren Maria Branyas, bu deneyimlerden çıkardığı bazı önemli dersleri paylaşıyor. Uzun ömürlülüğün sırrı düşündüğünüzden daha basit görünüyor. “Düzen, huzur, aile ve arkadaşlarla iyi ilişkiler, doğayla temas, duygusal istikrar, kaygısızlık, pişmanlık yok, bol pozitiflik ve zehirli insanlardan uzak durmak.” Diyor. Ancak görünüşte sıradan olan bu ilkeler ona sağlıklı bir yaşam sağladı.
Bilim adamlarının uzun yaşamın sırlarını araştırdığı günümüzde, deneyimler, uzun ömrün tek temelinin genetik faktörler olmadığını gösteriyor. iyi mizah anlayışı, olumlu bakış açısı ve toksik ilişkilerden uzak durma; genetik faktörler buz banyolarından veya sıkı diyetlerden daha önemli olabilir.
Ölümsüzlüğü hedefleyen bilim adamlarının çalışmaları önemli olduğu kadar kaliteli bir yaşamın nasıl yaşanacağını ve ömrün nasıl uzatılacağını öğrenmek de kritik önem taşıyor. Uzun bir hayatın tadını çıkarmak için Başkalarıyla iyi ilişkiler kurun, olumlu bir bakış açısı benimseyin ve hayatın komik yanını görün Gerekli olabilir. Daha uzun yaşayan insanlar belki de hayatta neyin gerçekten değerli olduğunu anlamaya daha yakın olabilirler.
Yaşamın ilerleyen dönemlerinde, işten emekli olduktan sonra insanlar zamanlarının kıymetini daha iyi anlayabilirler. Bu da hayatın ilerleyen dönemlerinde eğlenmenin ve öğrenmenin mümkün olduğunu gösteriyor. Unutulmamalıdır ki, uzun yaşamanın sırları bazen basit ve her yaşta, hayatın son dönemlerini keyifle geçirmek için kıymetli olabilir…
Yoruma kapalı.