Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rus özel güvenlik şirketi Wagner’in eyleminin “silahlı bir isyan” olduğunu ve sorumluların kaçınılmaz olarak cezalandırılacağını söyledi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, özel güvenlik şirketi Wagner Group’un eyleminin Rusya için “ölümcül bir tehdit” oluşturduğunu söyledi.
Hainler cezalandırılacak, Rusya’nın tekrar bölünmesine izin vermeyeceğiz ve halkımızı koruyacağız.” Putin, Wagner krizinin patlak vermesinin ardından ulusa sesleniş konuşmasında grubun eylemini “silahlı isyan” olarak tanımladı.
Wagner grubu lideri Yevgeny Prigozhin’in adını vermeyen Putin, olayları “toplumun bölünmesi ve sırttan bıçaklanma” olarak nitelendirdi.
Wagner grubunun üs olduğu Rostov’daki “zor” duruma işaret eden Putin, silahlı isyanının ülkenin güneyindeki kilit şehirdeki sivil ve askeri yönetim organlarını durdurduğunu söyledi.
Sert ifadeler kullanan Putin, konuşmasına şöyle devam etti:
Ayrıca, bir suç macerasına atılan ve en ciddi suç olan silahlı isyana yola, aldatma veya tehditle itilenlere de sesleniyorum.
Bugün Rusya, neo-Nazilerin ve efendilerinin saldırganlığını savuşturarak geleceği için şiddetli bir savaş veriyor. Batı’nın neredeyse tüm askeri, ekonomik ve bilgi makinesi bize karşı. Halkımızın yaşamı ve güvenliği, egemenliğimiz ve bağımsızlığımız için savaşıyoruz. Bin yıllık bir geçmişe sahip bir devlet olan Rusya olma ve kalma hakkı için savaşıyoruz.
Milletimizin kaderinin belirlendiği bu savaş, tüm güçlerin birliğini, bütünleşmesini, konsolidasyonunu ve sorumluluğunu gerektirmektedir. Bizi zayıflatan her şeyin bir kenara bırakılması gerektiğinde, dış düşmanlarımız bizi içsel olarak zayıflatmak için her türlü çatışmayı kullanabilir ve kullanırlar.
Dolayısıyla birliğimizi bölen eylemler esas olarak halkımızdan, şu anda cephede savaşan silah arkadaşlarımızdan uzaklaşmaya yöneliktir. Ülkemizin ve insanımızın sırtından bıçaklıyor.
Bu, 1917’de Birinci Dünya Savaşı’nda savaşırken Rusya’ya indirilen darbenin aynısıdır.
Entrikalar, çekişmeler, ordunun ve halkın sırtından bıçaklanması en büyük şokla, ordunun ortadan kaybolmasıyla, devletin çökmesiyle ve geniş toprakların kaybıyla sonuçlandı. Sonuç, İç Savaş trajedisiydi.
Ruslar Rusları öldürüyor, kardeşler kardeşleri öldürüyor ve ülkeyi bölen ve bölen her türden siyasi maceracı ve yabancı güçler tarafından kazançlı kazançlar elde ediliyordu.
Bunun tekrar olmasına izin vermeyeceğiz. Hem halkımızı hem de devletimizi her türlü tehditten koruyacağız. Buna iç ihanet de dahildir.
Tekrar ediyorum, her türlü iç karışıklık devletimiz ve millet olarak bizler için ölümcül bir tehdittir. Bu Rusya’ya, halkımıza bir darbedir. Ve vatanımızı böyle bir tehditten korumak için atacağımız adımlar zorlu olacaktır. Bile bile ihanet yolunu seçenler, silahlı ayaklanma hazırlayanlar, şantaj ve terör yöntemlerini kullananlar mutlaka cezasını çekecek, hukuka ve halkımıza hesap verecektir.
Ordu ve diğer devlet kurumları gerekli emirleri aldı ve Moskova’da, Moskova bölgesinde ve diğer bölgelerde terörle mücadele için ilave tedbirler alınıyor. Rostov-on-Don’daki durumu istikrara kavuşturmak için de kararlı çabalar gösterilecek. Sivil ve askeri yetkililerin çalışmaları fiilen engellendiği için bu zor bir süreç olmaya devam ediyor.
Rusya Devlet Başkanı ve Başkomutanı olarak, bir Rusya vatandaşı olarak, ülkeyi savunmak, vatandaşlarının anayasal düzenini, yaşamını, güvenliğini ve özgürlüklerini korumak için elimden gelen her şeyi yapacağım.
Yoldaşlarına ateş açan askeri ayaklanmayı organize edenler ve hazırlayanlar Rusya’ya ihanet ettiler. Ve bunun bedelini ödeyecekler. Ve suça sürüklenenleri tek bir ölümcül ve trajik hata yapmamaya, tek doğru seçimi yapmaya, suç eylemlerine katılmayı bırakmaya çağırıyorum.
Bizim için değerli ve kutsal olan her şeye sahip çıkacağımıza, savunacağımıza, vatanımızla birlikte tüm girişimlerin üstesinden geleceğimize ve daha da güçleneceğimize inanıyorum.”
Yoruma kapalı.