Son zamanlarda aklını İzmir Alsancak Limanı’nın satışına ilişkin söylentiler dolduruyor.
Hatırlarsanız 2017 yılında Türkiye Varlık Fonu’na devredilen İzmir Alsancak Limanı’nın, liman ve lojistik yatırımlarını gerçekleştirmek üzere Varlık Fonu ile stratejik ortaklık anlaşması imzalayan Abu Dhabi Port tarafından 2021 yılında satın alındığı iddia edilmişti.
Hatta Körfez ülkelerine satılması için görüşülen dilden dile yayılmıştır.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdülkadir Uraloğlu, satışla ilgili görüşmeyi teyit ederken, potansiyel alıcı veya açıklanan satış rakamı hakkında herhangi bir açıklama yapmadı.
Şu anda TCDD tarafından yönetilen limanın akıbetinin ne olacağı herkes tarafından merak ediliyor.
Ege’nin incisi İzmir’in limanı da kaybolmuş görünüyor.
İzmir halkının iradesini hiçe sayarak böylesine önemli bir özelleştirme kararı alınması, zaten limanın kime satıldığından çok bizi üzüyor.
Lütfen tatmin edici bir gerekçe olmaksızın bir satış kararını kabul etmemizi beklemeyin!
Sivil toplum kuruluşlarının, meslek odalarının ve bölge halkının görüşü alınmadan satışa çıkarılması da kabul edilemez.
İzmir limanı bir semboldür, İzmir’in kalbidir.
Dört buçuk milyon İzmirlinin hakkı var orada…
Bu şehrin oldubittileri kabul etmediğinin bilinciyle yaptım.
Cumhuriyet devriminin bu ülkeye getirdiği tüm değerlerin AKP iktidarı döneminde bir bir satıldığını İzmir halkı unutmadı.
Bu dönemde 273 şirkette hisse veya varlık satış-devir işlemleri gerçekleştirilmiştir.
Bu kuruluşların 268’inde halka açık paylaşım bulunmamaktadır.
Acı verici değil mi?
Öyle ki 1986’dan bu yana bu ülkede gerçekleştirilen özelleştirmelerin yüzde 89’u AKP iktidarında gerçekleşti. 1986’dan AKP’nin iktidara gelmesine kadar 8 milyar dolarlık özelleştirme yapılırken, 2002’den bu yana 63 milyar dolarlık satış yapıldı.
AKP Türkiye’nin en büyük şirketlerini, fabrikalarını, otellerini, limanlarını, elektrik üretim santrallerini, elektrik ve doğal gaz dağıtım şebekelerini, arazilerini yerli ve yabancı özel şirketlere verdi.
AKP’nin 20 yılında Türkiye, ülkenin tüm kamu iktisadi varlıklarının satışına, tasfiyesine ve özelleştirilmesine tanık oldu ve bunun gelirleri borç ödemelere ve inşaata gitti.
Maalesef elde kalan bir şey yok.
20 yıldır buna şahit olan İzmirli kararlı bir tavır alacaktır.
Eminim.
İzmir limanının bir oldubitti ile bir başkasının eline geçmesine kimse izin vermez.
Bu vatan taşıyla toprağıyla hepimizin.
İzmir limanı da öyle.
Bu durumu takip edelim.
İzmir limanını son 20 yılda çöpe atılan diğer kamu mallarına benzetmeyelim!
Yoruma kapalı.